Barış ve eşitliğin simgesi Atomium
Atomium, 1958 yılında düzenlenen Brüksel Dünya Fuarı’nın ana sergi alanı olarak inşa edildi. 50’li yılların futuristik ruhunun bir yansıması olan yapı ilk planda fuar bitiminde kaldırılacaktı. Ancak o kadar ilgi gördü ve beğenildi ki popülaritesi ve başarısı ile kısa süre sonra önce Brüksel’in sonra da dünyanın en önemli simgesel yapılarından biri haline gelerek varlığını bugüne dek korudu.
İkinci dünya savaşı sonrası atom enerjisinin etik yönü tartışılırken, bu çığır açan keşfin bilimsel amaçlar için barışçıl şekilde kullanılması, Atomium’un temel fikri olarak yer almıştır.
İç merdivenlerle birbirine bağlı 9 küreden oluşan 102 metre yüksekliğindeki bu yapı form olarak demir kristali molekülünün 165 milyar kez büyütülmüş halini temsil ediyor.
Tamamen çelik kaplı olan Atomium’un tasarımındaki ana fikir, dünün ütopyalarını yarının hayalleriyle karşılaştıran; hem geçmişe hem de geleceğe dönük bir ayna olması. Böylece bizi, gerçekten nasıl bir gelecek arzuladığımızı düşünmeye itiyor.
Atomium, tarihiyle bağlantılı simgesel değerinin ötesinde, bugün için Avrupa’nın başkenti kabul edilen Brüksel’in ikonlarından biri haline gelmiş durumda. Okul gezilerimizin ilgi çekici duraklarından biri olan yapı bilim ve teknoloji eserlerinin sergilendiği kalıcı koleksiyonların yanı sıra farklı temalarda dönemsel koleksiyonlar sergileyen bir müze olarak kullanılıyor.
